2021-10-01 Financial news

Alfa Laval Türkiye Genel Müdürü Tayfun Aydemir, şirketin geleceğe yönelik planlarını ve büyüme stratejilerini anlattı

1883 yılında santrifüj separatarün mucidi Gustaf de Laval ve ortağı Oscar Lamm tarafından İsveç’de kurulan Alfa Laval, bugün 35 farklı üretim tesisiyle ısı transferi, separasyon ve akış ekipmanları alanlarında üst sınıf ürünlerin global bir tedarikçisi konumunda. Şirket dünya çapında çeşitli endüstrilerdeki müşterilerinin üretkenliğini ve rekabet gücünü artırmaya yardımcı olmayı amaçlıyor. Başta enerji, çevre, gıda ve denizcilik sektöründe olmak üzere, pek çok endüstriye hizmet ediyoruz.

 

imageh2q75.png

 

Alfa Laval aynı zamanda değişen dünyada, değişen ihtiyaçlara her zaman hitap edebilmek konusunda duyarlı bir şirket. Şirketin stratejisi, sürdürülebilir çözümlere yönelik artan talebi karşılayarak büyümek ve sürdürülebilir çözümlere geçişi hızlandırmak. Bu nedenle Alfa Laval, ürün portföyü ile proseslerin performansını iyileştiren uygun maliyetli ve yenilikçi çözümlere odaklanıyor. 17 adet BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefinden 15'ine katkıda bulunuyoruz. Kullanıcıların ürünlerini arıtmalarına, saflaştırmalarına ve geri dönüştürmelerine yardım ediyoruz. Atıkları, ürüne ve enerjiye dönüştürerek değer katıyoruz. Bu sayede çoğu endüstriyel prosesin hem karada hem de denizde çevre üzerindeki olumsuz etkisini azaltmayı mümkün kılıyoruz.

 

Örneğin ısı transferi teknolojisi, çok çeşitli uygulamalarda enerji verimliliğini artırmada kritik öneme sahip. 2050 Net Sıfır hedefine ulaşma konusunda öncelikle mevcut üretim modellerinde enerjinin verimli kullanımı önem arz ediyor. Bu noktada, bir veri merkezi sunucusunun soğutulmasından, ham petrol rafinerisindeki naftanın ısıtılmasına kadar yüzlerce uygulama alanında Alfa Laval teknolojileri önemli derecede enerji tasarrufu imkanı sağlıyor. Bununla birlikte, aynı zamanda yenilenebilir enerji kaynaklarına olan ihtiyaç artıyor. Bu da iyileştirilmiş enerji depolama çözümlerine yönelik uzun vadeli bir talep oluşturuyor. Bir diğer konu da Paris anlaşmasıyla birlikte önem kazanan hidrojenin yakıt olarak kullanılması. Önümüzdeki on yıl içinde hidrojenin kullanılabilmesi için gerekli altyapı çalışmalarıyla ilgili yatırımların büyük ölçüde artması bekleniyor ve Alfa Laval’da kendini bu doğrultuda hazırlıyor.

 

Gıda ve Su bölümlerindeki büyüme beklentisi ise kaynaklar azalırken insan nüfusunun artmasıyla ilişkili. 2050 yılına kadar global olarak nüfus sayısının 7,8 milyardan yaklaşık 10 milyara çıkacağı ön görülüyor. 2,2 milyar daha fazla insan demek proteine olan ihtiyacın da artması anlamına gelir. Bununla beraber geleneksel et ve bitki bazlı proteinleri üretmek için gereken ekilebilir arazi sınırlı. Protein açığını kapatmak için gıda tedarik zincirlerimizde büyük bir değişikliğe ihtiyaç olacak. Böcekler, bu zorlukların üstesinden gelebilecek bir çözüm olarak kabul ediliyor. Bu nedenle bitki bazlı proteinlerin yanı sıra böcek bazlı proteinlere yapılan yatırımlar da gündemde. Alfa Laval'in özütleme teknolojileri ve diğer proses ekipmanları, bu proteinlerin maliyet ve enerji açısından verimli üretimi için önemli çözümler sunuyor. Global ısınma ise etkilerini hissetmeye başladığımız başka bir konu. Dünya kuraklaşıyor ve bu gerek su, gerekse sulama ihtiyacını her geçen gün artırıyor. Biz arıtma, geri kazanım ve deniz suyundan tatlı su üretimi gibi proseslerde en verimli çözümleri üretiyoruz.

 

Sürdürülebilirlik aynı zamanda Denizcilik bölümümüzün de odak noktası. Hacim açısından bakıldığında, balast suyu ve baca gazlarının temizlenmesine yönelik uygulamalar, PureBallast ve PureSOX portföyümüzü ön plana çıkardı. Kendi başına bir konu aslında balast suyu. Biz gemilere uyguladığımız balast suyu arıtma sistemleri ile dünyada eko sistemi korumaya çalışıyoruz. Öte yandan dünya ticaretinin CO2 etkisini azaltacak yeni deniz yakıtları, uzun yıllar boyunca teknolojiyi ve yeni ürün tekliflerini yönlendirmeye devam edecek. Aynı zaman Alfa Laval, denizcilik endüstrisindeki sürdürülebilirlik stratejisini ve dekarbonizasyonu destekleyen şirketleri bünyesine katmaya ve iş birliği yapmaya devam ediyor. Bunlardan biri hava durumuna duyarlı operasyonlar için rota planlama, operasyonel güvenlik, risk değerlendirmesi, emisyon kontrolü gibi gelişmiş veri analizi ve istihbaratı sağlayan dijital servis şirketi StormGeo. Alfa Laval StormGeo’yu geçtiğimiz aylarda bünyesine dahil etti. Bir diğer gelişme endüstrideki karbon ayak izini ve emisyonu azaltmak için Wallenius şirketiyle yapılan ve AlfaWall Oceanbird ismi verilen ortak girişim. Sıfır emisyon vizyonuyla yola çıkan AlfaWall Oceanbird, gemiler için rüzgar enerjisiyle çalışan teknolojilerin geliştirilmesine ve gerçekleştirilmesine odaklanacak.

İletişim Bilgileri

Elif Sarıhan
Marketing Manager
E-posta: elif.sarihan@alfalaval.com

İlgili içerik